120 Flimmi

25 Mart 2008 Salı


Filmde, 1. Dünya Savaşı’nın ilk aylarında Rus güçlerine karşı savaşan ve cephanesi tükenen sınır birliğine cephane götürmek üzere gönüllü olan 120 Vanlı çocuğun kahramanlık öyküsü anlatılıyor.

Senaryosunu Özhan Eren’in yazdığı, yönetmenliğini Murat Saraçoğlu ve Özhan Eren’in üstlendiği “120” filminin oyuncuları arasında Özge Özberk, Cansel Elçin, Burak Sergen, Emin Olcay, Demir Karahan, Oytun Öztamur ve Ahmet Uz yer alıyor.

Van.. 1914 Haziran … O günler, ülkemizin büyük toprak kayıpları ve milyonlarca insanımızın da büyük perişanlıklar yaşamasına neden olan Balkan Harbi’nden henüz kurtulduğumuz günlerdir, yaralarımızı sarıp ülkemizi feraha çıkartmaya çalıştığımız barış günleridir.

İşte o günlerde henüz hayatının baharındaki Münire (Özge Özberk), lise müdürü olan babası Cemal öğretmen (Emin Olcay), kendisinden sadece birkaç yaş küçük olan iki erkek kardeşi Mehmet ve Mustafa’dan oluşan ailesiyle Van’da mesut ve mütevazı bir hayat yaşamaktadır ve nişanlısı Süleyman Teğmen (Cansel Elçin) ile çok yakında evlenecektir.

Fakat bu mutlu günler çok sürmez, Ağustos 1914’te Avrupa’da 1’nci Dünya Harbi’nin başlamasıyla birlikte ülkemizde de seferberlik ilan edilir. Varını yoğunu ordusu emrine veren halk, çocuklarını da askere gönderir, Süleyman Teğmen de cepheye gider.

Kasım 1914’te Rusların taaruzu ile harp ülkemize de sıçrar, Sarıkamış Harbi’nin başlamasıyla birlikte çatışmalar daha da yoğunlaşır. Sınır bölgesinde harp etmekte olan ve Süleyman Teğmen’in de yer aldığı Jandarma Tümeni’nden o günlerde Van’a gelen acil bir telgraf, süratle cephane yetiştirilmediği takdirde harbin ve Van şehrinin tehlikeye gireceğini bildirmektedir.

Ancak o günlerde Van karlar altındadır, hele şehrin dışında kar yüksekliği iki metreyi bulmakta, hayvanlar karlı dağları yürüyememekte, kağnı vs arabalar ise hiç işlememektedir. Yapılacak tek şey, cephaneyi 100 kadar yayanın sırtında nakletmektir. Ancak, şehirde resmî görevliler dışında, ihtiyarlarla kadınlardan başka çokaz sayıda “eli tüfek tutan erkek” kalmıştır; onlar da “Taşnak Çeteleri”ne karşı şehri ve ailelerini korumak için şehirde kalmak zorundadırlar… Akla gelen her çareye başvurulur, neticede, eğer kabul ederlerse bu yükü öğrenci çocuklarla göndermekten başka yapacak bir şey olmadığına karar verilir.

Hemen hemen bütün çocuklar bu ağır yolculukta gönüllü olarak cephaneyi taşımaya hazır olduklarını bildirirler ve neticede yaşları 12 ile 17 arasında değişen 120 çocuk seçilir.

Süratle hazırlıklar yapılır. Bu çocukların başlarına eski bir gazi olan Musa Çavuş (Burak Sergen) geçer, elde kalan son askerlerden birkaç jandarma askeri de kafileye ilave edilir..

Ve bir sabah karlı bir havada 120 kahraman çocuk; “bu masumlar ordusu, bu kahramanlık goncaları, yurdun umut ve istikbali olan bu fedakâr yavrular” yola çıkmaya hazır hâle gelir.

Sırtlarında cephane ile Van’dan yola çıkan çocuklar karlı dağların donduran soğuklarında günler süren uzun yürüyüşlerine başlar.

Ama bu büyük yolculuk 120 çocuk için hiç de kolay olmayacak, tam bir ölüm-kalım harbi şekline dönüşenecektir.

BİR ABLA…
Ömrü harp meydanlarında geçmiş bir ailenin tek kızı…
’93 Harbi gazisi kahraman bir albayın torunu…
Van lisesinde öğretmen fedakar bir babanın kızı…
Balkan Harbi’nde şehit düşmüş bir subayın kızkardeşi…
1. Dünya harbi’nin yiğit subaylarından birinin nişanlısı.. sevdalısı..
120 kahramandan birinin ablası…

Süleyman Teğmen
Cansel Elçin
BİR SUBAY…
Gözünü harp meydanlarında açmış bir genç kahraman..
Trablus Harbi’nin, Balkan Harbi’nin yiğit cengaveri…
Senelerdir yolunu gözleyen sevdalısına kavuşamadan Kafkas Cephesi’ne koşmuş fedakar bir subay…
120 Kahramana ağabeylik yapmış bir dost…

Sermet Bey
Burak Sergen
BİR BABA…
Ferit’in babası; 120 genç kahramanın en önde gelenlerinden, melekgönüllü, iyilik abidesi “Şişko” Ferit’in…
Hayatını ticarete adamış, gözü menfaatinden başka bir şey görmeyen paragöz tüccar..
Ama günü geldiğinde; o hiç beğenmediği oğlunun verdiği dersle hayatı anlayan bir baba…

Cemal Öğretmen
Emin Olcay
BİR ÖĞRETMEN…
Şehit babası.. fedakar bir baba…
Ömrünü, aralarında kendi oğlu da bulunan Vanlı gençlere adamış fedakar bir öğretmen…
Çocuklarını yarınlara hazırlarken onların yarınlarının olmadığına şahit olmuş bir baba..

Mehmet
Oytun Öztamur
BİR GENÇ KAHRAMAN…
120 genç kahramanın en önde geleni…
Onları bir araya getiren, karlı dağlarda onlara liderlik yapan hayatının baharında bir dev adam…
Genç ömrünü memleketine adamış kahraman bir kardeş…

Kamil Paşa
Demir Karahan
BİR KOMUTAN…
Van Tümen Komutanı… Ömrünü subaylarını ve askerlerini eğitmek kadar Vanlı cocukların yetişmesine, gençleri hayata hazırlamaya adamış gerçek bir paşa… Gerçek bir ağabey…

KÜNYE
Yönetmen: Murat Saraçoğlu , Özhan Eren
Oyuncular: Özge Özberk, Cansel Elçin, Burak Sergen, Emin Olcay
Senaryo: Özhan Eren
Tür: Dram
Dil: Türkçe
Web Sitesi: www.120filmi.com

HİKAYE
Van… 1914 Haziran… O günler, ülkemizin büyük toprak kayıpları ve milyonlarca insanımızın da büyük perişanlıklar yaşamasına neden olan Balkan Harbi’nden henüz kurtulduğumuz günlerdir, yaralarımızı sarıp ülkemizi feraha çıkartmaya çalıştığımız barış günleridir.

Ancak o günler de çok sürmez, yaz aylarında Avrupa’da başlayan 1. Dünya Harbi ülkemize de sıçrar, Ruslar Doğu Anadolu’da Erzurum istikametinde taarruza geçerler. Büyük bir isyana gebe olan Van’daki Jandarma Tümeni şehirden ayrılır ve Kafkas Cephesi’nde Ruslarla ölüm - kalım mücadelesine girişir.. Aralık 1914’te Sarıkamış Harbi’nin başlamasıyla birlikte çatışmalar yoğunlaşır ve bir gün Jandarma Tümeni’nin de cephanesi tükenir..

Van’da az da olsa cephane vardır, sınırdaki askerlere gönderilmek istenir fakat elde doğru dürüst kağnı bile kalmadığı gibi eli tüfek tutan hemen herkes de cephelerdedir..

Hiçbir çare bulunamaz, neticede yaşları 12 ile 17 arasında değişen çocuklar gönüllü olurlar.. Hemen hazırlıklara girişilir, 120 çocuk 1915 Ocak ayının donduran ayazlarında cephaneyi sırtlanır, karlı dağlara doğru yürümeye başlar..

Ancak günler ve geceler süren bu büyük yolculuk 120 kahraman çocuk için hiç de kolay olmayacak, tam bir ölüm-kalım harbi’ne dönüşecektir..

GALASINDAN…
Filme konu olan 120 çocuğun öyküsüne, Hikmet Ilgaz’ın belgesel roman türündeki bir kitabında rastladığını anlatan Özhan Eren, “Aynı yaşlarda çocukları olan bir baba olarak ilk hissettiğim utanç duygusuydu. Bunun bir sinema filmiyle çocuklarımıza aktarılmasıyla hiç değilse vicdan borcumu ödeyeceğimi düşünüp senaryosunu yazdım. 3 yıl kadar o sürdü. 6 ay çekimler ve 2 ay da post prodüksiyon aşaması sürdü. Şimdi buradayım, rüya gibi bir şey. O 120 çocuğu herkes bilsin istedim. Başarabildiysem ne mutlu bana” diye konuştu.

Filmin oyuncularından Özge Özberk de filmin asıl kahramanlarının çocuklar olduğunu ifade ederek, “Biraz cumhuriyet bilinci olan, bu toprakların gerçekten zor kazanıldığı bilincinde olan herkesin bu filmi izlemesi gerekiyor” dedi. Özberk, filmde canlandırdığı “Münire” karakterinin, kardeşini diğer çocuklarla birlikte cepheye gönderen, cephe gerisinde yol bekleyenlerden biri olduğunu söyledi.

Oyuncu Burak Sergen ise filmde “Sermet Bey” ve “Musa Çavuş” adlı ağabey-kardeşi, iki zıt karakteri canlandırdığını ifade ederek, bu filmin oyunculuk kariyerini bir basamak daha yukarıya taşıdığını kaydetti. Sergen, “Herkesin, cumhuriyetin ne şartlar altında kurulduğunu bilmesi gerekiyor. Bu filme bir kere bunun için gelsinler. O dönemde herkes mi asker? Evet, sıra çocuklara gelmiş. Bunun için gelsinler” dedi. Film çekimlerinde, rol alan çocuklarla birlikte kış koşulları nedeniyle zorluk çektiklerini belirten Sergen, “2 bin 500 metrede Van’ın karlı dağlarında o 120 çocuğu götürüp getirdim. Çok zor şartlarda çalıştık, ama değdi diye düşünüyorum” diye konuştu.

0 yorum: